19 Haziran 2012 Salı

Çin Bıldırcını (Coturnix chinensis)


GENEL BİLGİLER


Bu blogla ilgili:
Bu blog, bir internet sitesi gibi kullanılmaya çalışılan bir blogdur. İçerik genel olarak bir bıldırcın türü olan Çin bıldırcını ile ilgilidir.Bunun yanı sıra ilgili görülen başka hayvanlarla veya konularla ilgili içeriğe de yer verilebilir. Sitedeki yayınların ve yorumların genel amacı, Türkiye'de Çin bıldırcınını tanıtmak ve yaygınlaştırmak, ayrıca bakımı konusundaki bilgilerin paylaşımına imkan sağlayıp bu konuda bilgi edinmek isteyenlere istedikleri bilgileri ulaştırabilmektir.

Çin Bıldırcını ile ilgili:
Çin bıldırcınının bilimsel adı Coturnix chinensis olup eski dünya bıldırcınları (gerçek bıldırcınlar da denir) içerisinde en küçük kuştur. Çin bıldırcınının, bilimsel sınıflaması aşağıdaki gibi yapılabilir:

Kingdom (Alem): Animalia (Hayvanlar)
Phylum (Şube): Chordata (Kordalılar)
Subphylum (Alt şube): Vertebrata (Omurgalılar)
Class (Sınıf): Aves (Kuşlar)
Order (Sıralama): Galliformes (Tavuksular)
Family (Familya): Phasianidae (Sülüngiller)
Subfamily (Altfamilya): Perdicinae (Keklikler)
Genus (Cins): Coturnix (Bıldırcınlar)
Species (Tür): Coturnix chinensis (Çin Bıldırcını) (1)

Yukarıdaki bilgilerden de görülebileceği gibi, çin bıldırcını, sülüngillerden bir kuştur. Yani tavuk, hindi, sülün, keklik, tavus kuşu vb kuşlarla aynı familyadandır. ayrıca coturnix cinsinin bir türü olmasıyla "gerçek bıldırcınlar" tabir edilen bıldırcınların içine girer. Mesela Türkiye'de yabani olarak görülen bıldırcınlar, sonra yumurtası için ve eti için yetiştirilen Japon, Amerikan ve Jumbo bıldırcınlar da gerçek bıldırcınlardır. Ancak amerikan bıldırcınlarından olan Bob white, California, Gambels' vb  bıldırcınlar coturnix cinsine değil, callipepla cinsine ait bir türdür ki callipepla cinsinin içinde bulunduğu odontophoridae familyasına "yeni dünya bıldırcınları" da denir. Yani amerikan bıldırcınları aslında bizim gerçek bıldırcınların yakın akrabası değildir. Hatta şunu söylemek mümkündür; bir çin bıldırcını, bir tavus kuşuna, kaliforniya bıldırcınından daha yakındır. Bu bıldırcınlar ancak tavuksular sıralamasında birleşir.
Ne olursa olsun sülüngiller familyasının, hatta tavuksular sıralamasının her üyesi, insan için çok önemlidir denilebilir. Çünkü bir kere tavuk ve yumurtası dünyada en önemli besinlerdendir. Yine hindi de öyle sayılabilir. Keklik, bıldırcın, sülün gibi hayvanlar genelde av hayvanı olarak bilinmiştir. Tavus gibi güzelliğiyle büyüleyen hayvanlar ise köşklerin, sarayların bahçelerini süslemiştir. Bu kuşların hepsi de yere yuva yapar, 5 ile 15 arası yumurtadan tüylü civcivler çıkarır ve civcivlerini peşlerinde koşturarak gezdirir. Böylece yavruların beslenmesini ve büyümesini sağlamaya çalışır. Civcivleri tüylü olduğundan çok şirindir ve birçok insan bu neşeli aileyi büyük bir huzur ve mutlulukla izler. İşte bu sebeplerle de sülüngiller, hatta tavuksular bizim için önemlidir.
Çin bıldırcını da sülüngiller familyasının en küçük ferdi olarak günümüzde bahçeli evi olmayan ve folluktan yumurta toplamak veya erkek kuşun (horozun) ötüşünü dinlemek veya annesinin ardından koşan yavruları izlemek isteyen apartman sakinlerinin balkonlarında rahatlıkla besleyecekleri bir türdür.

Doğal yayılım:
Doğal yayılım gösterdiği coğrafya, Hindistan ve Çin'in güneyinden Avustralya'nın doğu kıyılarına yakın bölgelerinden Avustralya'nın güneyine kadar olan adalar ve Orta Afrika'dır (şekil-1) (2). IUCN tarafından nesli tükenme tehlikesi sıralamasında en az endişe edilen türler arasında sınıflandırılmıştır (2).
Doğal ortam:
Yukarıda belirtilen coğrafyada çeltik tarlaları veya bataklıklarla, sulak alanlarla çevrili topraklarda 1200 m'ye kadar olan nemli ve sulak yerlerde, toprağa yuva yaparak yumurta bırakır (1). Kısacası bir kara hayvanı olmakla birlikte bataklık ve sığ su birikintilerini sever.

Beden yapısı:

Sülüngillerin en küçük türüdür. 12-14 cm boyunda, 28- 40 gr ağırlığındadır. Dişilerin çok az büyük olduğuna dair bilgiler vardır. Erkekte kuyruk 2,5 cm iken dişide bu biraz daha uzundur. Kuyruk uzunluğunun erkekte kısa olması sülüngilleri temsil edemeyecek ters bir örnektir. Kanat uzunluğu ise 6,5 cm civarındadır. Erkeğin doğal rengi; sırt koyu kestane ve karın bordo veya mavi, gerdanında ise erkeklere özel siyah beyaz bir gerdanlık vardır (şekil 2). Dişiler ise doğal olarak kestane rengi kırçıllıdır (şekil 3). Bacakları ise turuncudur. Bu renklerden başka daha birçok renk varyeteleri üretilmiştir. Bunlardan sitede bahsedilecektir.
Karşılaştırma yapılabilmesi açısından normal bıldırcının (coturnix coturnix) uzunluğu 17,5-20 cm ve ağırlığı 70-155 gr dır. yani çin bıldırcını, normal bıldırcının ve japon bıldırcınının (coturnix japonica) yaklaşık yarısı kadar denebilir.

Üreme:
Dişiler 1,5-3 ay arasında, erkekler ise ortalama 1,5- 2 aylıkken erişkin olurlar. Bu dönemde dişiler ilk yumurtalarını vermeye başlarken, erkekler de çiftleşme davranışları gösterir. Doğal ortamında çiftleşmeden sonra dişinin tek başına kuluçka yaptığı ve civcivleri tek başına büyüttüğü ile ilgili bilgiler vardır. Ancak, bu türün doğal ortamındaki araştırmalar yetersizdir. Kafes ortamında genelde en az 1-1,5 metrekare bir salmada yalnız bir çift bakıldığında bu çiftin birlikte kuluçka yaptığı ve civcivleri de birlikte büyüttükleri bilinmektedir. Ancak daha küçük kafeslerde veya kalabalık ortamlarda doğal kuluçka yöntemiyle üretilip üretilemediğine ilişkin kesin bir bilgi yoktur. Ancak iyi dizayn edilmiş bir salmada mümkün olabilir. Dişilerin yumurtası yaklaşık 5-6 gr dır. Bu yumurtalardan 16-19 (hatta bazen 22) gün sonra civcivler çıkar. Çıkan civcivler eşek arısı büyüklüğünde olup, tavuk civcivini andırır. Yapay kuluçka koşulları: ilk 14 gün yumurtalar günde en az 3 kere çevrilmek koşuluyla 37,2-37,6 derece sıcaklıkta ve %55-60 civarı nem seviyesinde tutulur. 14. günden sonra yumurtalar sabit tutulmak koşuluyla sıcaklık 37,0-37,5 aralığında ve nem %65-75 civarında tutulur. Böylece genelde 16. gün içinde (225 saat civarında) civcivler çıkmaya başlar. Çıkımın uzaması panikle karşılanmamalıdır. Çıkım 22 güne kadar sarkabilir. Ancak 18. günde yumurtalara ışık kontrolü yapılarak içerisinde hareket olup olmadığı kontrol edilebilir.
Yapay kuluçkada:
1. yumurtaların hava boşluğu asla aşağıya gelmemeli,
2. ilk 14 gün nem oranı gereksiz yükseltilmemeli,
3. yumurta çevirme işlemi çok sık (örneğin her saat gibi) yapılmamalıdır.
Dişi çin bıldırcını günlük ışık süresi 10 saatin üzerinde ve sıcaklık 18-20 derece üzerinde olduğu sürece yumurtlama eğilimindedir. Yılda 200-250 yumurta verebilir. Ancak yılın en az 3 ayında günlük ışık süresi azaltılarak dişilerin yumurtlaması engellenmeli ve böylece dişi dinlendirilmelidir. Bu dişinin ömür süresini ve direncini arttıracaktır.


Ömür süresi:
Doğal ortamında ömür süresi bilinmemektedir. Ancak evcil dişiler ortalama 18 ay ile 5 yıl, erkekler ise ortalama 4-5 yıl yaşarlar. Dişilerin ömür süresinin kısalığı fazla yumurtlatılmasındandır. Yılın üç ayı dinlendirilen ve kalsiyum ve proteince zengin beslenen dişilerde ömür süresi üst sınıra yaklaşabilir.

Davranış:
Genelde sakin, insana kolay alışan, ama saklanmayı ve hızlı koşmayı seven hayvanlardır. Mecbur kalmadıkça uçmazlar. Uçuşları ise dik olarak yukarı doğrudur. Yeterince yükselince yön değiştirerek konacak bir yer seçerler. İnsana alışmamış ve yabancı bir ortama gitmiş ise çekingen ve ürkek olabilir.
Erkekler kendi aralarında saldırgan olabilir. Erkeklerde bir dişiyi eş seçme eğilimi görülebilirse de başka dişilerle de çiftleşir. Erkek dişiye lezzetli yiyecekleri hediye olarak verebilir. Toplu olarak yaşayabilen sosyal hayvanlardır. Ancak üremek için sakin ve yalnız kalabilecekleri ortamlara ihtiyaç duyarlar.
Birbirlerini gagalarıyla kaşımaktan ve kaşınmaktan çok hoşlanırlar. İnsana alışık ise parmakla boyun bölgesini kaşıtmayı çok sever.
Kumda veya tozda eşinmeyi ve banyo yapmayı çok sever, hatta bu onların bir ihtiyacıdır. Bunun yanı 2-3 cm derinlikteki ılık bir suda su banyosu da yapmayı severler.
Yaşadıkları yerde koşabilecekleri, kanatlarını çırpıp biraz havalanabilecekleri ve saklanabilecekleri yerler olmalıdır. Ayrıca dişilerin yumurta bırakabilecekleri birçok gizli yerin bulunması iyi olur.

Sesler:
Dişi ve erkek viik-viik-viiik tipinde yüksek sesli bir ötüş yapar. Bunu genelde diğer tür bıldırcınlarda duymak mümkün olmaz. Erkeklerin ötüşü ise vrr-YAAAK! gibi bir sestir. Boyun eğme ifadesi için yere yapışıp kafasını hafif yana eğer ve tek gözüyle boyun eğdiği insana veya kuşa bakarak wuiyp-wuiyp-wuiyp-wuiyp biçiminde hızlı hızlı ve düşük bir sesle öter. Bunların yanında yemlenme ve mutluluk sesleri çok düşüktür. Bir de havaya sıçrayıp uçarken wirr-wirr gibi yüksek sesle öttükleri görülebilir.

Yiyecekler:
En temel besinleri küçük tanelerdir. Örneğin kum darı da denen beyaz darı, sarı darı, şalgam tohumu, kendir tohumu, aspur, nijer tohumu gibi tohumları kolaylıkla yer. Buğday, pirinç, yulaf, mısır gibi büyük tohumları da kırılması halinde severek yer. İştahları çok açıktır. Her türlü böceği severek yiyebilir. Az miktarda balık da iştahla yiyebilecekleri arasındadır. Yeşillikleri de sever. Yani sevmediği ve yemediği şey yok gibidir. Yeter ki yutacağı büyüklükte olsun.
Bütün kuşlar gibi boyuna uygun küçük taşları yutarak sindirimde kullanması gerekir. Ayrıca bir miktar toprak da yiyerek vücuduna gerekli mineralleri alabilir. Ancak bu iştahı gereksiz maddeleri de yemesine neden olur. Bazen kurumuş yaprakları yutar. Pamuk, kağıt, ip, strafor parçaları, naylon gibi kendisine zararlı olabilecek maddeleri de yutmaktan çekinmez.

Ekonomik önem:
İnsanlar için çok fazla ekonomik önemi yoktur. Dünyada daha çok hobi amaçlı üretilmekte ve satışı da hobi amaçlı olmaktadır. Japon bıldırcını yumurtaları gibi bir yumurta pazarı da yoktur. Eti de çok küçük olduğundan tercih edilmez.
Ancak yumurtası yenebilir. 

Yaşam Ortamı


Yaşam ortamı:
Çin bıldırcınları hareketli kuşlardır. Yerde hızlıca koşarlar. Bazen de durgunlaşarak dinlenirler. Kanat çırpmayı, bazen de mutluluktan dolayı yerden hafifçe yükselmeyi severler. Gereksiz yere uçmayı pek istemezler. Genelde yerde saklanacak birşeylerin arasına girerler. Kendilerini güvende hissettiklerinde de beslenmek ve su içmek için açığa çıkarlar. Ürktüklerinde son çare olarak uçarlar. Sonra da indikleri yerde hemen saklanacak bir delik ararlar. Doğal ortamlarında bu delik genelde çalıların veya yüksek otların aralarıdır. Oraya inince de yerinde durmaz, hareket etmeye devam eder.
Bu özellikleri düşünüldüğünde, onlara sağlanacak yaşam ortamının standartları da belirlenebilir. Beslenen çin bıldırcınlarının olabildiğince rahat edecekleri, kendilerini doğal ortamlarında hissedecekleri bir ortam sağlamak önemlidir. Ancak bunun yanında bakıcıya bakan yönleriyle de kullanışlı olmalıdır.
1.     Boyut: Çin bıldırcını bakılacak kafesin taban alanı en az 50x50 cm civarına yakın boyutlarda olmalıdır. Bundan daha küçük kafeslerin daimi bakım için kullanılması etik değildir. Çünkü çin bıldırcınları için yeterli gezinme, barınma alanını sağlamaz. Daha küçük kafesler, yalnızca karantina, taşıma, alıştırma vb geçici amaçlar için kabul edilebilir. Kafes yüksekliği ise her durum için en az 30 cm olmalıdır. Çünkü çin bıldırcınları bazen kanat çırpıp yükselmek isterler. Başlarının tavana çarpıp yaralanması ile ilgili ek tedbirler alınabilir. Ama bu tedbir yüksekliği düşürmek olmamalıdır. 15-20 cm gibi basık kafesler çin bıldırcınları için (diğer bıldırcınlar için de olduğu gibi) uygun değildir. 

Buna göre çin bıldırcını için kullanılabilecek kafes ve salma yaşam ortamları büyüklüklerine göre aşağıda verilmiştir.

a.      Çeyreklik:

Ölçüler:                     0,25 metrekare.

Yükseklik:                30 cm (en az).

Bıldırcın sayısı:        5-6 (en fazla).
En az gereklilikler:  Yemleme, sulama, temizlik, ısınma sisteminin planlanması. İki bireylik kum kutusu, yaklaşık 10x10x10 cm boyutunda, üstüne de çıkılabilir bir gece kümesi. Uygun zemin malzemesi (talaş, kuru ot, toprak). Işık ve hava alabilen en az iki yüzey (tel veya parmaklık, eğer cam yapılacaksa, ayrıca havalandırma planlanmış olmalı).
Bu yaşam ortamı yaklaşık 0,25 metrekarelik bir yaşam ortamı demektir. Yani 1 metrekarenin dörtte biri. Örneğin 50x50 cm veya 25x100 cm boyutunda (veya buna yaklaşık) bir yaşam ortamına bir çeyreklik adı verilecektir. Elbette yükseklik 30 cm’den az olmamalıdır. Bu ortamda “ideal” olarak 5-6 adet çin bıldırcını beslenebilir. Ancak daha fazlası ortamı sıkıştıracağından çok uygun değildir ki bu “sıkışık” ortam olarak adlandırılacaktır. İki-üç çin bıldırcınından oluşan bir koloni için de uygundur. Bu ortam asma katlarla alan olarak arttırılabilir. Bu durumda “çeyrek+” olarak adlandırılacaktır.

b.      Yarımlık:

Ölçüler:                     0,5 metrekare.

Yükseklik:                30 cm (en az). İdeali 40-50 cm.

Bıldırcın sayısı:        12 (en fazla).
En az gereklilikler:

                                                     i.      Yeterli sayıda nipel suluklar (mümkünse), otomatik yemleme sistemi (uzun süre otomatik yem ve su sağlamalı).
                                                           ii.      Planlanmış temizlik sistemi.
                                                         iii.      Kış için planlanmış ısınma sistemi.
                                                          iv.      Uygun zemin malzemesi (toprak, talaş, kuru ot).
                                                            v.      Kum kutusu (zeminin bir bölümü toprak yapılmışsa gerek yoktur).
                                                          vi.      10 bıldırcının sığabileceği gece kümesi (üstü de kullanılabilir olmalı).
                                                       vii.      Işık ve hava alabilen en az iki yüzey.
                                                     viii.      En az iki adet yumurtlama yuvası (9x9x9 cm yakl., üstü kullanılabilir).
                                            ix.      Saksıda yetiştirilen bir bitki (saksının altı gece kümesi olarak düşünülebilir, yerden tasarruf sağlar, dikdörtgen saksı yerden tasarruf sağlar, saksı toprağı telle kapatılıp, çimlendirilebilir, üstüne bıldırcınların çıkışı sağlanabilir).
Bu yaşam ortamı yaklaşık 0,5 metrekare (yarım metrekare) alanında bir yaşam ortamıdır. Örneğin 71x71 cm veya 50x100 cm boyutunda (veya yaklaşık) bir yaşam ortamı… Yine yüksekliğin 30 cm den az olmaması tavsiye edilir. Ama taban alanı düşünüldüğünde, ferah bir ortam sağlanabilmesi açısından 40-50 cm veya daha fazla bir yükseklik daha iyi olacaktır. Bu ortamda 12 bireye kadar çinbıldırcını bakımı uygundur. Daha fazlası, “sıkışık” ortam olarak adlandırılacaktır. Bu ortama da örneğin çeyrek civarı bir asma kat eklenirse, ortamın adı “yarım+” olur. Bu büyüklükte bir ortam, çin bıldırcınları için çeyreğe göre çok daha ideal bir ortam olacaktır. Böyle bir ortam, her evin balkonunda rahatlıkla oluşturulabilecek bir ortamdır.
c.       Tamlık:

Ölçüler:                     1  metrekare (yaklaşık).

Yükseklik:                50-80 cm (en az).

Bıldırcın sayısı:        20-24 (en fazla).
En az gereklilikler:

                                                              i.      Yeterli sayıda nipel suluklar (mümkünse), otomatik yemleme sistemi (uzun süre otomatik yem ve su sağlamalı).
                                                           ii.      Planlanmış temizlik sistemi.
                                                         iii.      Kış için planlanmış ısınma sistemi.
                                                          iv.      Uygun zemin malzemesi (toprak, talaş, kuru ot; toprak mümkünse 6-7 cm kalınlığında).
                                                            v.      Kum kutusu (zeminin bir bölümü toprak yapılmışsa koyulmayabilir).
                                                          vi.      20 bıldırcının sığabileceği gece kümesi (üstü de kullanılabilir olmalı).
                                                       vii.      Işık ve hava alabilen en az iki yüzey.
                                                     viii.      En az dört adet yumurtlama yuvası (9x9x9 cm yakl., üstü kullanılabilir).
                                                          ix.      Saksıda yetiştirilen bir bitki (saksının altı gece kümesi olarak düşünülebilir, yerden tasarruf sağlar, dikdörtgen saksı yerden tasarruf sağlar, saksı toprağı telle kapatılıp, çimlendirilebilir, üstüne bıldırcınların çıkışı sağlanabilir).
                                                            x.      Kuluçka yapabilecek çin bıldırcınları için gerektiğinde bölünebilecek alanlar.
                                                          xi.      Asma kat (alt bölümün yüksekliği en az 40 cm, üste kadar yüksekliği en az 40 cm, alanı yaklaşık 1 çeyreklik boyutunda; asma kat isteğe göre çeşitli şekillerde dizayn edilebilir).
                                                       xii.      Mümkünse tamamlayıcı hayvanlar (çin bıldırcınının doğasına uygun, her iki tarafın da zarar görmeyeceği hayvanlar seçilmeli; ispinoz türleri, kanarya vb.).
Bu yaşam alanı, oldukça ideal bir yaşam alanıdır. Yaklaşık 1 metrekarelik bir alanı vardır. 100x100 cm gibi karesel olabileceği gibi, 50x200 cm gibi uzun yaşam ortamları daha görsel bir sunum imkanı verebilir. 50 cm lik bir en, çin bıldırcınları için problem oluşturmaz. 200 cm lik bir boy ise çin bıldırcınlarının, koşmasına, hatta bir ölçüde uçmasına olanak sağlayabilecek bir boyuttur. O halde 100x100 karesel yerine mesela 50x200 uzunlama bir yaşam ortamı çok daha iyi sonuçlar verebilir. Bu ortamda 20-24 kadar birey barındırılabilirse de, seyrek bir ortam, çin bıldırcınları için daha fazla mutluluk getirebilir. Bu sayıdan fazlası “sıkışık” ortamdır. Yüksekliğin ise 80 cm’den az olmaması idealdir.
d.      Çiftlik:

Ölçüler:                     1,5-3 metrekare.

Yükseklik:                1+ metre (yaklaşık).

Bıldırcın sayısı:        45 (yaklaşık).
En az gereklilikler:

                                                              i.      Yeterli sayıda nipel suluklar (mümkünse), otomatik yemleme sistemi (uzun süre otomatik yem ve su sağlamalı).
                                                           ii.      Planlanmış temizlik sistemi.
                                                         iii.      Kış için planlanmış ısınma sistemi.
                                                          iv.      Uygun zemin malzemesi (toprak, talaş, kuru ot; toprak mümkünse 6-7 cm kalınlığında).
                                                            v.      Kum kutusu (zeminin bir bölümü toprak yapılmışsa koyulmayabilir).
                                                          vi.      40 bıldırcının sığabileceği gece kümesi (üstü de kullanılabilir olmalı).
                                                       vii.      Işık ve hava alabilen en az iki yüzey.
                                                     viii.      En az sekiz adet yumurtlama yuvası (9x9x9 cm yakl., üstü kullanılabilir).
                                                          ix.      Saksıda yetiştirilen bir bitki (saksının altı gece kümesi olarak düşünülebilir, yerden tasarruf sağlar, dikdörtgen saksı yerden tasarruf sağlar, saksı toprağı telle kapatılıp, çimlendirilebilir, üstüne bıldırcınların çıkışı sağlanabilir).
                                                            x.      Kuluçka yapabilecek çin bıldırcınları için gerektiğinde bölünebilecek alanlar.
                                                          xi.      Asma kat (alt bölümün yüksekliği en az 40 cm, üste kadar yüksekliği en az 40 cm, alanı yaklaşık 1 çeyreklik-yarımlık boyutunda; asma kat isteğe göre çeşitli şekillerde dizayn edilebilir).
                                                       xii.      Mümkünse tamamlayıcı hayvanlar (çin bıldırcınının doğasına uygun, her iki tarafın da zarar görmeyeceği hayvanlar seçilmeli; ispinoz türleri, kanarya vb.).
Hem çin bıldırcını için, hem de izleyici için tatmin edici büyüklükte yaşam alanlarıdır. İçine başka tür kuşlar, çeşitli bitkiler yerleştirmek için idealdir. Doğal kuluçkanın başarılı bir şekilde yapılabileceği büyüklük sağlanmıştır. İyi bir dekorasyon ve sistemle, içinde yaşayan çin bıldırcınlarının mutluluğu maksimum seviyede sağlanabilir. Böylece bakıcılara çok güzel tecrübeler yaşatabilir. Yaklaşık 1,5 metrekare ile 3 metrekare arasındadır (Üç yarımlık ile 6 yarımlık arasında). Örnek verilecek olursa 100x150 cm boyutunda bir salma veya 100x300, veya 50x500 cm boyutundaki salmalar bu gruba girer. Bu salmalara boyutuna göre metrekareye en fazla 20-25 bıldırcın düşecek biçimde yerleştirme yapılabilir. Ancak az olması daha sağlıklıdır. Sayıyı belirlerken, kuşların kavga etme ve birbirlerine alışıklık durumları göz önünde bulundurulmalıdır. Şu da unutulmamalıdır. Sadece yukarıdaki ölçüleri sağlayan yaşam ortamlarına çiftlik adı verilemez. Bu ölçülerde bir salmanın “çiftlik” olabilmesi için, otamatik ve başarılı sulama, yemleme sistemlerinin, yumurtlama, kuluçka yapma bölmelerinin, zemin malzemesinin, eşinme, kumlanma bölgelerinin, gizlenme bölgelerinin düşünülmüş, başarılı temizlik sisteminin planlanmış olması şarttır.
e.      Dev salma:

Ölçüler:                     3+ metrekare.

Yükseklik:                1,5+ metre (yaklaşık).

Bıldırcın sayısı:        metrekareye 20 (yaklaşık).
En az gereklilikler:

                                                              i.      Yeterli sayıda nipel suluklar (mümkünse), otomatik yemleme sistemi (uzun süre otomatik yem ve su sağlamalı). Bu sistemler tek bir depoya bağlı olmamalı, alternatifi olmalı.
                                                           ii.      Planlanmış temizlik sistemi.
                                                         iii.      Kış için planlanmış ısınma sistemi.
                                                          iv.      Uygun zemin malzemesi (toprak, talaş, kuru ot; toprak mümkünse 6-7 cm kalınlığında).
                                                            v.      Kum kutusu (zeminin bir bölümü toprak yapılmışsa koyulmayabilir).
                                                          vi.      40 bıldırcının sığabileceği gece kümesi (üstü de kullanılabilir olmalı).
                                                       vii.      Işık ve hava alabilen en az iki yüzey.
                                                     viii.      Bir çok yumurtlama yuvası (9x9x9 cm yakl., üstü kullanılabilir).
                                                          ix.      Saksıda yetiştirilen bir çok bitki (saksının altı gece kümesi olarak düşünülebilir, yerden tasarruf sağlar, dikdörtgen saksı yerden tasarruf sağlar, saksı toprağı telle kapatılıp, çimlendirilebilir, üstüne bıldırcınların çıkışı sağlanabilir).
                                                            x.      Kuluçka yapabilecek çin bıldırcınları için gerektiğinde bölünebilecek alanlar.
                                                          xi.      Asma kat (alt bölümün yüksekliği en az 40 cm, üste kadar yüksekliği en az 40 cm, alanı yaklaşık 1 yarımlık-tamlık boyutunda; asma kat isteğe göre çeşitli şekillerde dizayn edilebilir).
                                                       xii.      Tamamlayıcı hayvanlar (çin bıldırcınının doğasına uygun, her iki tarafın da zarar görmeyeceği hayvanlar seçilmeli; ispinoz türleri, kanarya vb. kuşlar; düşük bir olasılık da olsa zararsız memeliler; sürüngenler olabilir).
Bu yaşam ortamları çin bıldırcınları için düşünülmüş en büyük yaşam alanlarıdır. 3 metrekareden büyük ortamlardır. Bunlara dev salmalar demek de mümkündür. Unutulmaması gereken durum şudur ki; buradaki amaç çok sayıda çin bıldırcınına bakmak değil, güzel bir dekor içerisinde makul sayıda çin bıldırcını barındırarak, doğal bir yaşam alanı oluşturmaktır. Böyle bir ortam küçük bir balkonda sağlanamaz. Ancak büyük teraslarda veya bahçelerde bu ortam planlanmalıdır. Dolayısıyla dışarıdan gelebilecek hayvan saldırıları hesaba katılarak önlemleri alınmalıdır. Sonra yemleme ve sulama sistemlerinde oluşabilecek bir aksaklık çok sayıda kuşun ölümü ile sonuçlanacağından, mutlaka alternatifleri düşünülmelidir. Böyle büyük bir bakım ortamının hakkını vermek için, bu ortamda doğal kuluçka alınabiliyor olmalıdır. Bunun için de bir çok doğal gizlenme alanları ve bitkiler ortama eklenmelidir.
2.      Zemin ve temizliği: Çin bıldırcınları yerde gezen kuşlardır. Bütün gün yeri gagalayarak ve eşerek yem, taş, toprak ararlar. Bir yemlikleri olsa bile, orada karınlarını doyurduktan sonra, yine de asıl zevk aldıkları aktivite yeri eşeleyip gagalamak olacaktır. Bu kuşlara tabanı tel, ızgara vb olan, ya da düz tahta, karton, gazete kağıdı olan bir ortam hazırlanırsa, asla mutlu olamazlar ve kendilerini evlerinde hissedemezler. 

Bir çok kuş bakıcısı-hobicisi temizlik açısından tabanı tel veya ızgara olan kafesler kullanır. Böylece gübre alt bölmeye geçer, belli zamanlarda da gübre tavası temizlenir. Bazı bakıcılar da bakım yaptıkları kafesin tabanına, gazete, kağıt, peçete, karton vs sererler ve çoğu zaman hergün değiştirirler. İki yolla da temizlik güzel sağlanır. Fakat şu soruya cevap alınması gerekir: bir yer kuşu için temiz bir taban mı daha önemlidir, yoksa eşip karıştırabileceği bir taban mı? 

Uçucu kuşlar için bu temiz ve tıkır tıkır tabanlar pek sorun oluşturmaz. Ancak bıldırcın, keklik, tavuk, ördek gibi yerde gezen kuşlar için bu tabanlar hayatlarının mahvedilmesi anlamı taşır.

O halde temizlikten önce, bıldırcına uygun bir zemin planlaması yapılmalıdır. Bunun için yaşam ortamının zemini kabaca ikiye ayrılmalıdır. Örneğin sağ taraf biraz daha yüksekçe olmak koşuluyla sağ tarafa toprak koyulmalıdır. Sol tarafın ise dibine talaş, kırık arpa yulaf vb, kuru ot gibi malzemeler serilir. Çin bıldırcınları bunları bir miktar birbirine karıştırır. Bir süre sonra gübre miktarı artınca üstünden bir miktar gübre alınır. Temiz toprak eklenir. Kirlenen talaş da ya dibe yapılan bir kapaktan aşağı süpürülür, ya da üstten alınır. Sonra yenisi eklenir. Böylece duruma göre 1-2 ayda bir yapılan temizlik yeterli olacaktır.
Yani çin bıldırcın kümeslerinde dibe serilecek malzeme toprak, talaş, kuru ot, kırık arpa gibi malzemelerdir. Zemin kesinlikle tel, ızgara, gazete, kağıt vb yapılmamalıdır.

3.      Yükseklik: Kafesin yüksekliği hiçbir durumda 30 cm’den daha alçak olmamalıdır. Onun için zemin malzemesi de hesaplanarak yükseklik belirlenmelidir. Genelde bıldırcın besleyenler kafeslerin yüksekliğini 20 cm civarında yaparlar. Bundaki amacı da bıldırcınların zıplayıp kafalarını yaralamamaları olarak açıklarlar. Ancak muhtemelen asıl amaç, üstüste katlar halinde apartman tipinde kafeslerden daha fazla kat oluşturabilmektir.

Bıldırcınların zıplayarak kafalarını yaralamaları çok sık olmaz. Genelde bu yaralanmalar küçük yaralanmalardır. Birkaç kere bunu yaşayan bıldırcın da bir daha zıplamaması gerektiğini genelde öğrenir. Burada her kuşun karakterinin farklı olduğu unutulmamalıdır. Eğer kafa yaralanmaları çok ciddi oluyorsa, o zaman kafesin üstüne yumuşak bir malzeme yerleştirilebilir. Ama asla kafes boyu alçaltılmamalıdır. Hatta mümkünse 2-3 metre yüksekliğinde yaşam ortamları hazırlanmalıdır. Bunun alt sınırı 30 cm’dir.

4.      Isınma sistemi: Çin bıldırcınlarının çok soğuklara tahammül edemediği ifade edilmektedir. Bu konuda yaşanmış tecrübeler olursa, çin bıldırcınının kaç derecelik soğukta yaşamını tehlikeye sokmadan tutulabileceği konusunda daha başarılı bir fikir oluşturulabilir. Ama yabancı hobi sitelerinde çin bıldırcını bakıcıları, genelde 10 derecelik sıcaklığın altına düşülmemesini önermektedirler. Daha düşük sıcaklara tahammül edip edemeyeceği ile ilgili deneylere ise ulaşılamamıştır.

Bu durumda çin bıldırcınlarının yaşam ortamları kışın ısıtılmalı, ya da iç ortamlara taşınmalıdır. Ama ideal olanı taşınmadan, yaşadıkları ortamı ısıtmaktır. Bunun için denenmiş bir yöntem önerilecektir.

Bu yöntem; sürüngenler için kullanılan ısı kablolarıdır. 25 watt’lık (3 metre) bir kablo, bir çeyreklik yaşam ortamını ısıtabilmektedir. Ancak bu durumda kafesin ışık alması için bırakılan kısımları şeffaf naylonla kaplanmalı, yalnız hava delikleri bırakılmalı ve ısıtıcı kablo bir termostata bağlanarak 20 dereceden yüksek sıcaklıklarda çalışması engellenmelidir. Çünkü öğlen güneş alınca fazla ısınan kafesin içindeki kuşlar, bu defa da sıcaktan olumsuz etkilenebilir, hatta ölebilir. Daha büyük ortamları ısıtmak içinse daha uzun (5+ metre) kablolar kullanılabilir.

10 dereceye kadar iç sıcaklık düşebilir. Bunun için endişelenmeye gerek yoktur. Daha düşük sıcaklıklarda ise kuşların davranışları gözlenmeli ve problem hissedilirse ek tedbirler düşünülmelidir.
5.      Yemlik ve suluk sistemleri: Kafese mutlaka dıştan yem ve su koyulabilen ve uzun süre (mümkünse 1 ay kadar) yem ve temiz su sağlayan bir sistem kurulmalıdır. Kuşlar için temiz su ve her gün önlerine gelen yem önemlidir. Ayrıca bir hayvan beslemenin en zor yanı da günlük bakım zorunluluğu getiren yemleme ve sulamadır. Bir kafesi üç ay temizlemeseniz hiçbir hayvan ölmez. Ancak birkaç gün susuz kalan hayvanlar ölecektir. Bu durum bir çok kişiyi hayvan beslemekten soğutur. Çünkü yemleme ve sulama sorunu, bakıcıları o ortama bağlar. Hatta tatile gitmeye, zorunlu gezilere bile engel olabilir. 
Bu durumda hem hayvanlara sürekli temiz su ve yem sağlayacak, hem de bakıcının işini kolaylaştıracak, gerektiğinde bir ay yem ve su eklenmese de çalışabilecek bir sistem gerekir Bunlar için denenmiş yemleme ve sulama sistemleri aşağıda tavsiye edilecektir.
Yemleme için kurulacak sistemde kafesin yan duvarına 1,5-2 cm kalınlığında ve duruma göre 10-30 cm uzunluğunda bir kesik atılır. Bu boşluktan yem içeri akacaktır. İçeriye de yemin akacağı ve taşmayacağı biçimde, kuşların gagaları sığacak boyutta bir yemlik monte edilir. Dışına da duruma göre 2-10 kg yem alabilen bir yem deposu yapılır. Böylece yem içeri otomatik olarak akar.
Sulama içinse nipel başlıklı suluk kullanmak en idealidir. Bu bir 1,5 lt su şişesinin kapağına takılıp şişe ters asıldığında 5-6 çin bıldırcını için 1 ay kadar temiz su sağlayacaktır. Bir de depo yapılıp, bu depodan hortumlar vasıtasıyla nipellere su bağlanabilir. Bu durumda çıkabilecek bir sorun (deponun çıkışının tıkanması, nipellerden birinin durmadan akarak tüm suyu hızlıca bitirmesi gibi) tüm sistemi çökertebileceğinden, alternatifi düşünülmeden uzun süreli olarak (bir hafta gibi) kuşlar terk edilmemelidir. Bir de takılan nipellerin huyu önceden gözlemlenerek çözülmelidir. Örneğin bazı nipeller sık sık kontrolsüz olarak su kaçırır. Bunlar bir ay kadar gözlenmeli ve kusursuz çalıştıklarına emin olunmalıdır. Huyu bozuk olan nipeller değiştirilip, iyi huylu nipeller kullanılmalıdır. Ayrıca kurulan sistemin bir çok arızaları olabileceğinden, bu arızaların tespit edilebilmesi ve çözülebilmesi için en az bir ay gözlem yapılması gerekir. Yani her gün sistem kontrol edilmeli, aksayan bir durum olup olmadığı görülmeli, varsa çözülmelidir. En sonunda güvenilir bir sistem olduğuna emin olursanız, kuşları bir aylığına bırakıp tatile gidebilirsiniz. Ancak yine de birine emanet etmek daha uygun olur. Bir de alternatif bir çok su kaynağı bırakılmalı ve riske girilmemelidir.


Farklı dillerde çin bıldırcını

Çin bıldırcını ile ilgili araştırma yapanların karşısına çıkabilecek bir durum bu. Video, fotoğraf ya da farklı bildileri Google ile arayabilirsiniz. Bunun için farklı dillerde "çin bıldırcını" nasıl ifade edilir bilmemiz gerekir.
İşte liste:


Bilimsel adı:
Coturnix chinensis, veya Excalfactoria chinensis
İngilizce:
Button quail (yanlış ama en yaygın kullanımı), Blue-breasted Quail, Blue Quail, Indian Blue Quail, King Quail, Chinese painted quail
Çekoslavakca:
  křepelka čínská
Almanca:
  Zwergwachtel
Danca:
  Kinesisk Dværgvagtel,  Afrikansk Dværgvagtel
İspanyolca:
  Codorniz China,  Codorniz Azul China
Fince:
  idänsiniviiriäinen
Fransızca:
  Caille peinte
İtalyanca:
  Quaglia della Cina
Japonca:
  himeuzura,  aohimeuzura
Japonca:
  ヒメウズラ,  アオヒメウズラ
Hollandaca:
  Chinese Dwergkwartel
Norveçce:
  Asiablåvaktel
Lehçe:
  przepiórka chinska
Rusça:
  Расписной перепел
Slovakça:
  prepelica čínska
İsveçce:
  Kinesisk dvärgvaktel
Çince:
  蓝胸鹑

Afrika: 
   Bloukwartel
Cebuano: 

   pitpitaw
Estonca: 

   aafrika sinivutt
Fince: 

   idänsiniviiriäinen, Siniviiriäinen
İrlandaca: 

   Gearg Shíneach
Endonezce: 

   Sonta kasamba-kasamba, Sonta samba-samba
İtalyanca: 

   Quaglia della Cina
Latince: 

   Coturnix [chinensis or adansonii], Coturnix chinensis, Excalfactoria chinensis
Malezyaca: 

   Pikau
Taylandca:
   นกคุ่มสี